Eğitimde hemen her gün bir değişiklik yaşanıyor. Eğitim yöneticileri, “değişmeyen tek şey değişimin kendisidir” ilkesini benimsemişler galiba. Madem öyle, 2014-215 Eğitim-öğretim yılı başlamadan şu değişiklik tekliflerine de kulak kabartılsın bari.
Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürlüğü,  12 yıllık kademeli zorunlu eğitim uygulamasıyla ilgili, valiliklere bir yazı* göndererek; Okul Öncesi Eğitim Kurumları Yönetmeliği ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde  değişiklik teklifleri aldıklarını bildirmişti. Bu nedenle;  öğretmen, okul yöneticisi ve İl Eğitim Denetmenleri (maarif müfettişleri) ile il-ilçe eğitim yöneticilerinden istek, öneri ve görüşler  sormaktaydı. Bizler de daha önce 2013 Nisan ayında açıkladığımız ve bir kısmı uygulanmaya başlayan önerilerimizi bir kez daha dile getirelim.
Elbette, Temel Eğitim Genel Müdürlüğü’nün, eğitim çalışanlarına görüş sorması eğitimcileri ziyadesiyle memnun etmektedir. Biz de bu yazımızda İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde  değiştirilmesi gereken maddelere ve gerekçesiyle birlikte bazı değişiklik tekliflerine yer vereceğiz:
MADDE 6 - b) İlköğretim kurumlarında karma eğitim-öğretim yapılır. Bu madde, İlköğretim kurumlarında karma eğitim esas olmakla birlikte, özellikle meslek liselerine hazırlayıcı kız ve erkek ortaokulları da açılabilir, şeklinde düzenlenmelidir. Çünkü eğitimde başarıyı artırmak için alternatif uygulamalar yapılmalıdır. ı) İlköğretim kurumlarında açıklık, güvenirlilik ön planda tutulur. Eğitim-öğretim ve yönetim etkinliklerinin kurul ve komisyonlarca yürütülmesi, öğrenci, öğretmen, veli ve çevrenin gözetim ve denetimine açık tutulması sağlanır. Bu madde, İlköğretim kurumlarında açıklık, güvenirlilik ön planda tutulur. Eğitim-öğretim ve yönetim etkinliklerinin kurul ve komisyonlarca yürütülmesi, öğrenci, öğretmen ve il eğitim denetmenlerinin gözetim ve denetimine açık tutulur, olarak düzenlenmelidir. Çünkü “ veli ve çevrenin gözetim ve denetimine açık tutulması” muğlâk bir ifadedir ve  velileri öğretmenlerin iş vereni, amiri gibi davranmaya itmektedir.
 n) Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin akranları ile birlikte kaynaştırma uygulamaları yoluyla eğitimlerini sürdürmeleri esastır. Bu öğrenciler eğitimlerini akranları ile birlikte aynı sınıfta sürdürebilecekleri gibi okulların bünyesinde açılacak özel eğitim sınıflarında da sürdürebilirler. Kaynaştırma yoluyla eğitim uygulamalarında özel eğitim ile ilgili mevzuat hükümleri uygulanır maddesi, özel eğitime ihtiyacı olan bireyler, okulların bünyesinde açılacak özel eğitim sınıflarında eğitimlerini sürdürmeleri esastır. Buna imkân olmadığı durumlarda özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin akranları ile birlikte kaynaştırma uygulamaları yoluyla eğitimlerini sürdürmeleri sağlanır, şeklinde düzenlenmelidir. Çünkü; Kaynaştırma öğrencileri sınıfın gerisinde oldukları için; diğer öğrencilerin alaycı tavırlarına muhatap olmakta ve kendilerini daha da kötü hissetmektedirler…
 Kılık-Kıyafet Madde 141 — Okullarda görevli yönetici, öğretmen, memur, sözleşmeli, geçici ve diğer personel ile işçilerin giyiminde sadelik, temizlik ve hizmete uygunluk esastır. Kılık- kıyafetlerde "Millî Eğitim Bakanlığı ile Diğer Bakanlıklara Bağlı Okullarda Görevlilerle, Öğrencilerin Kılık-Kıyafetlerine İlişkin Yönetmelik" esaslarına uyulur. Bu madde ise; okullarda görevli yönetici, öğretmen, memur, sözleşmeli, geçici ve diğer personel ile işçilerin giyiminde sadelik, temizlik ve hizmete uygunluk esastır. Genel ahlaka aykırı olmamak kaydı ile Kılık-Kıyafet SERBESTTİR, biçimine dönüştürülmelidir. Öğrencilere tanınan bu özgürlük eğitim kurumlarındaki tüm çalışanlara tanınmalıdır.
d) Ders yılı: Derslerin başladığı tarihten, derslerin kesildiği tarihe kadar geçen ve dönemi kapsayan süreyi maddesi çıkarılmalı, ve n) Öğretim yılı: Ders yılının başladığı tarihten, sonraki ders yılının başladığı tarihe kadar geçen süreyi, maddesi  ders yılını da içerecek şekilde düzenlenmelidir. Madde 12 — İlkokullarda öğrenciler, her gün dersler başlamadan önce öğretmenlerin gözetiminde topluca aşağıdaki "Öğrenci Andı"nı söylerler, şeklindeki madde çıkarılmalıdır. Her sabah bu andı çocuklara okutturmak, “öğrenci andı”nın anlamını yitirmesine  neden olmakta,  bazı kötü niyetli kişilere de fırsat vermektedir.(Bu önerimiz hayata geçmiştir.)
Öğrenci Başarısının Değerlendirilmesi (MADDE 47)  
 İlköğretimde öğrenci, kendi yaş grubu içinde bir bütün olarak yetiştirilir ve değerlendirilir. İlköğretim, öğrencilerin derslerdeki başarısızlığına bakılarak elenecekleri bir dönem değil, öğretim programlarında öngörülen derslerin ve sosyal etkinlik çalışmalarının ortak katkısıyla ilgi ve yeteneği ölçüsünde yetiştirilecekleri bir dönem olarak değerlendirilir. Bu madde kaldırılarak başarı ve başarısızlığı objektif kriterlere göre değerlendirecek ölçütler getirilmelidir.
 MADDE 99 – İlköğretim kurumlarında, paylaşımcı ve işbirliğine dayalı yönetim anlayışıyla eğitim ve öğretimin niteliğini ve öğrenci başarısını artırmak, okulun fizikî ve insan kaynaklarını geliştirmek, öğrenci merkezli eğitim yapmak, eğitimde planlı ve sürekli gelişim sağlamak amacıyla Okul Gelişim Yönetim Ekibi kurulur. Ekip, çalışmalarını ilgili Yönerge hükümlerine göre yerine getirir, maddesi ilga edilmeli ve  OGYE,  TKY ve başka plan-uygulama-değerlendirme çalışmaları tek başlıkta birleştirilmelidir.
 Satın Alma Komisyonu (MADDE 100) , Muayene ve Kabul Komisyonu (MADDE 101): Bu komisyonlar  Milli Eğitim Müdürlükleri bünyesinde oluşturulmalıdır. Ayrıca, İlköğretim kurumlarının ilkokulları ve ortaokulları kapsadığının  bir madde ile belirtilmesi netlik sağlayacaktır.(Bu öneri de uygulamaya geçmiştir.)
Yine MADDE 17 -  İlkokul ve ortaokula kayıt-kabul işlemleri aşağıdaki esaslara göre yapılır maddesine h) bendi eklenerek; öğretmen çocukları, adreslerine bakılmaksızın anne-babalarının çalıştıkları okullara kayıt yaptırabilirler, ibaresi eklenmelidir. Çocuğunu başka bir okula bırakıp kendi okuluna yetişmeye çalışan Öğretmenlere birçok faydası olacaktır…(Bu önerimiz daha da genişletilerek, tüm çalışanlara uygulanmaktadır.)
 Kısaca; İlköğretim kurumlarının kuruluş ve işleyişi ile her türlü eğitim-öğretim programlarının hazırlanması ve uygulanmasında bilimsel ilkelere, milli ve manevi değerlere uygun düzenlemelere gidilmelidir.
*Bkz, Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürlüğünün 24/12/2012 tarih ve 237045 sayılı yazısı.