Sivasspor’a son yıllarda neden olduğuna bir türlü anlam veremediğim bir vefasızlık yaşanıyor.

Kimse, şehrin marka değerine sahip çıkmıyor!

Sivasspor’un mazisine baktığımızda hepimiz görüyoruz ki buralara kolay gelinmedi!

Bana sorarsanız, buralarda kolay kaybedilmemeli!

Sivasspor’a şehrin ileri gelenlerinin sahip çıkması için illa bir seçim atmosferi mi olması lazım.

Neden mi, dersiniz?

Seçim zamanlarında tüm siyasi partilerin adayları, şehrin takımının maçlarını hiç kaçırmazlar.

Seçmenin, doğal olarak da taraftarın telefonu hiç susmaz!

Bu durum, spor kulüplerinde de aynı...

Kulüp başkanlığı seçimi esnasında, başkanlığa aday olanların “taraftarlara” vermedikleri vaatler kalmaz.

Takıma ne hocalar ne futbolcular transfer edilmez ki sormayın gitsin.

Yok, aslında birbirlerinden farkları!

Şöyle bir düşünün koca koca adamlar, ekip halinde ayağınıza kadar gelip elinizi sıkıyor, yanaklarınızdan öpüyor.

Bazıları değil, hepsi “Var mı bir isteğiniz?” diye sormadan da geçip gitmiyorlar.

Böyle durumlarda “Vay anasını sayın seyirciler” diyen spiker aklıma geliyor.

Ama gelin görün ki, Süper ligden düşmüş şehirlerinin takımlarından bihaberler.

Sivasspor, şehrin iş adamlarından ve ileri gelenlerinden maddi destek görmüyor. Burada şehrin Belediye Başkanı Adem Uzun’u ayrı tutmak lazım. Yapabileceği ne varsa, şehir insanı ve Sivasspor için yapıyor.

Bu yaptıklarını takdir etmeyenlere inanın şaşıyorum.

Neymiş arkadaş, Sivas Belediyesi’nin iştiraki Özbelsan nasıl sponsor olurmuş?

Bu kadar para şehrin takımına nasıl verilirmiş?

Verilecek olan 40 milyon TL, şehrin insanından bir şekilde çıkartılırmış.

Bu parayı kendi cebinden mi veriyormuş?

Gibi, gibi, gibi...

Bende bu sorulan sorulara ve de yapılan eleştirel yorumlara bir anlam verebilirdim.

Nasıl mı?

Sivasspor’a sponsor olmak için Sivaslı iş insanları kulübün kapısında kuyruk olurlardı da tercih Özbelsan olurdu.

İşte o zaman ne gerek vardı, diyen herkese hak verirdim.

Ama ne oldu!

Her yerde Sivaslı olmakla öğünen ve maymuncuk gibi Sivaslı kimliğini göstererek birçok kapının kendisine açılmasına sağlayan iş adamları bu şehre kimse sahip çıkmadı.

Durum böyle olunca, şehrin takımına, şehrin belediye başkanı sahip çıktı.

O nedenle Başkan Adem Uzun’u mevcut yaşanan durum ve şartlar içerisinde eleştirmek doğru değil.

Hatta, Belediye Başkanı Adem Uzun’a teşekkür etmeliyiz. Ben şahsım adına Sivasspor’a göreve geldiği günden beri desteğini esirgemeyen Başkan Adem Uzun’a teşekkür ederim.

Biz eleştirilerimizi, Sivasspor’a bırakın sponsor olmayı, sahip çıkmayan “vefasız” iş adamlarına yapalım.

Sivasspor, mutlaka güzel günlerine geri dönecek.

Şimdi, tüm şehir olarak, hepimiz bunun için uğraşmalı ve çaba harcamalıyız.

Varsın iş adamları, Sivasspor’a “vefasızlık” etsinler.

Unutmayalım ki hepimizin, Sivasspor’a “vefa” borcu var.

Kalın sağlıcakla...