Sivasspor’da bu sezon yapılan transferlerin çokta kötü olmadığını düşünüyorum. 

Un var, yağ var, şeker var! 

Eeeeee ne duruyorsun? 

Helva yapsana, diyeceğim. 

Ama “Aşçı” yok! 

Bülent Hoca’nın kadro mühendisliğinde önemli hatalar yaptığını düşünmüyorum.  

İyi transferler yaptık.  

Geçen sezondan takımda kalanlar da bu ligde iş yapacak düzeydeler. 

Dedim ya unumuz, yağımız ve şekerimiz var ama helvayı yapamıyoruz.   

Bence nedeni belli, aşçıda sıkıntı var.   

Aslında sezon başlarken hemen hemen herkesin aşçıyla ilgili olumlu beklentisi ve güveni vardı. 

Gelinen bu durum hepimize sürpriz oldu. 

Artık, Bülent Hoca’nında kendisini sorgulaması lazım’ 

Bülent Hoca, her açıklamasında Başkan ve yönetimden övgü ile söz ediyor. 

Her konuşmasında “Büyük fedakarlıklar yapıyorlar” diyor. 

Sivassporlu futbolculara ise kendince güvendiğini ifade etmek için “toz” kondurmuyor. 

 Sürekli “Çok iyi kadromuz var” diye ekliyor, basın açıklamalarında. 

Tamam da, nerede sezon başı camiaya vaat edilen ligi “domino” edecek takım?  

Şöyle bir bakıyorum da başkan görevini yapıyor, yönetim kurulu görevini yapıyor, takımda futbolcu grubu yeterli... 

Öyleyse, geriye bir tek teknik direktör kalıyor! 

İşte bu nedenle Bülent Hoca’nın aynaya bakıp kendini sorgulamasını ve nerede yanlış yaptığını görüp gereken adımları atmasını bekliyorum. 

Yada istifa etmesini! 

Camianın “gözünde” kredisi bitmiş durumda. 

Göztepe deplasmanında son dakika golüyle alınan mağlubiyet, bardağın taşmasına neden oldu. 

Taraftarın tahammül sınırları aşıldı. 

Yiğidolar, sadece galibiyetler değil, gelecek adına umut verecek güçlü futbol bekliyor. 

Sezon başından beri oynadığımız futbol ve aldığımız skorlar ortada. 

Öyle iki ileri, bir geri olmaz.  

Olacak gibide görünmüyor! 

Bülent Hoca, taraftarın isteğine kulak kabartmalı. 

İç sahada oynanacak olan Hatayspor maçıyla birlikte “yiğidoların” istediği, beklediği takım sahada olmalı. 

Yoksa yarın geç olmadan bu birlikteliğe nokta koyulmalı! 

Kaliteli bir kadroyu daha iyi oynatacak teknik direktör getirilmeli. 

Kısacası, malzeme iyiyken, helva yapmayı bilen “Aşçı” ile yola devam edilmeli. 

Son olarak şunu diyorum! 

Bülent hocam “helva” yapsana “helva” yapsana! 

Kalın sağlıcakla...